Üniversitelerde Yeni Tehlike: Psikoloji Enflasyonu
Türkiye'de psikoloji bölümlerinin sayısı hızla artarken, bu durum "psikoloji enflasyonu" olarak adlandırılan bir tehlikeye işaret ediyor. 130 üniversitede yer alan bu bölümlerin 67'si devlet, 63'ü ise vakıf üniversitelerinde bulunuyor. Eczacılık, diş hekimliği, hukuk ve tıp gibi kamu yararına hizmet verecek bölümlerde sıralama barajı uygulanırken, psikoloji bölümleri için böyle bir barajın olmaması, eğitim kalitesinde ciddi endişelere yol açıyor.
2-3 Soru ile Psikoloji Kazanılıyor
Eğitim uzmanı Salim Ünsal, YKS istatistikleri üzerinden psikoloji bölümlerinin mevcut durumunu değerlendiriyor. Geçtiğimiz yıl devlet ve vakıf üniversitelerinde psikoloji bölümlerine toplam 11.802 kontenjan ayrıldığını belirten Ünsal, bu yıl ise kontenjan sayısının 10.683’e düştüğünü ifade ediyor. En yüksek puanla yerleşen öğrencinin 414’üncü sırada olduğunu, en düşük puanla yerleşen öğrencinin ise 1 milyon 682 bin 544'üncü sırada yer aldığını vurguluyor. Bu durumun, sadece 2-3 soruyu doğru yanıtlayan bir öğrencinin bile psikoloji bölümüne girebildiği anlamına geldiğini belirten Ünsal, "Bu tablo, toplumun ruh sağlığını emanet edeceğimiz psikologların niteliklerinin sorgulanmasına neden olabilir" diyor.
Hukuki Süreç Başlatıldı
Türkiye Psikologlar Derneği (TPD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gökhan Malkoç, psikoloji bölümleri için sıralama barajı uygulanmamasının tehlikelerine dikkat çekiyor. 1990’lı yıllarda sadece 10 psikoloji bölümü bulunurken, günümüzde bu sayının kontrolsüz bir şekilde artarak 10 binin üzerinde kontenjana ulaştığını belirten Malkoç, bu durumun "psikolog enflasyonu" yaratacağını ifade ediyor. TPD olarak sıralama barajı getirilmesi için hukuki itiraz sürecini başlattıklarını ve bu sürecin sonuçlarını takip ettiklerini dile getiriyor.
Kaynak: Hürriyet