İçinde "dokuz" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış, 1) aç olan kimse, kendisine ne kadar rahatlık sağlanırsa sağlansın, dinlendirilemez. 2) bir şeye ihtiyaç duyan kimse, ancak onun giderilmesiyle rahata kavuşturulabilir.
Allah dokuzda verdiğini sekizde almaz, alın yazısı ne ise o olur.
Bir baba dokuz evladı besler, dokuz evlat bir babayı beslemez, çok çocuğu olan baba, her çocuk babasına bakılmasını ötekinden beklediği için sıkıntıda kalır.
Boğaz dokuz boğumdur, bir söz iyice düşünmeden söylenmemelidir.
Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar, doğru olmakla birlikte başkalarının işine gelmeyen sözleri söyleyenlerin sevilmediğini anlatan bir söz.
Dokuz at bir kazığa bağlanmaz, bir işin başına, tanınmış kişiliği bulunan birçok kimse birden getirilmemelidir, bunlar anlaşamaz ve birbirlerine düşerler.
Donsuzun gönlünden dokuz top bez geçer, bir şeyden yoksun olan kişinin gönlünden hep o şeyden bol bol edinmek geçer.
Erkekliğin onda dokuzu kaçmaktır, tehlikeden kaçan kazançlı çıkmış.
Güzellik ondur, dokuzu dondur, güzelliğin büyük bir kısmı giyimle sağlanır.
Mart dokuzunda çıra yak, bağ buda, mart ayının dokuzunda bağların kesinlikle budanması gerekir, bu iş gündüz yetiştirilemezse gece çıra ışığında yapılmaya değecek kadar önemlidir.
Misafir on kısmetle gelir, birini yer dokuzunu bırakır, Tanrı, misafirin yediğinden kat kat fazlasını, misafir ağırlıyor diye ev sahibine verir.
Kaynak: TDK Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü