Theme 9 − Modern Heroes And Heroınes
Sayfa 41 Cevapları
LISTENING
1. Look at the headline and guess what the news is about. (Manşete bakın ve haberin ne hakkında olduğunu tahmin edin.)
The headline suggests that the news is about brave people who run into dangerous situations, such as a fire, to help others, while others run away to save themselves.
(Manşet, başkaları kendini kurtarmak için kaçarken, tehlikeli durumlara (örneğin yangına) girerek başkalarına yardım eden cesur insanlar hakkında bir haber olduğunu gösteriyor.)
2. Listen to the conversation and match the sentence halves. (Konuşmayı dinleyin ve cümle yarılarını eşleştirin.)
1 - c If I saw a fire, I wouldn’t rush into the house.
(Bir yangın görseydim, hemen içeri dalmazdım.)
2 - b If I had to enter the house alone, I would get injured.
(Eğer eve tek başıma girmek zorunda kalsaydım, yaralanırdım.)
3 - e If I were the only one there, I’d go right into the house.
(Eğer orada tek başıma olsaydım, hemen eve girerdim.)
4 - d If I heard the victims crying for help, I wouldn’t wait to rescue them.
(Eğer mağdurların yardım çığlıklarını duysaydım, onları kurtarmak için beklemezdim.)
5 - a If I were her, I might call the neighbours for help.
(Onun yerinde olsaydım, komşulardan yardım isteyebilirdim.)
3. Listen again and write true (T) or false (F). (Tekrar dinleyin ve doğruysa (T), yanlışsa (F) yazın.)
1- A girl worked with the firefighters to save the old couple. (F)
(Bir kız, yaşlı çifti kurtarmak için itfaiyecilerle çalıştı.)
2- Sylvia says calling 999 would be a good idea. (T)
(Sylvia, 999’u aramanın iyi bir fikir olacağını söylüyor.)
3- Alex is unwilling to help people who are in need of help. (F)
(Alex, yardıma ihtiyacı olan insanlara yardım etmeye isteksizdir.)
4- Katie thinks it’s a good idea to ask for help. (T)
(Katie, yardım istemenin iyi bir fikir olduğunu düşünüyor.)
5- Alex believes that it’s easier to solve a problem alone. (F)
(Alex, bir sorunu tek başına çözmenin daha kolay olduğuna inanıyor.)
SPEAKING
1. Read the dialogue and fill in the blanks with the correct statement. One is extra. (Diyaloğu okuyun ve boşlukları doğru ifadeyle doldurun. Bir tanesi fazladır.)
1 - d She saved a choking baby’s life.
(Boğulmakta olan bir bebeğin hayatını kurtardı.)
2 - c Would you do the same thing?
(Sen de aynı şeyi yapar mıydın?)
3 - a I would call 999 and ask for help.
(999’u arar ve yardım isterdim.)
2. Choose one of the situations below and say what you would do if you were a hero. (Aşağıdaki durumlardan birini seçin ve kahraman olsaydınız ne yapacağınızı söyleyin.)
1- You hear the barking of a dog in a collapsed building.
(Yıkılmış bir binada bir köpeğin havlamasını duyuyorsunuz.)
If I were a hero, I would immediately call the rescue teams and try to locate the dog. Then, I would help the rescue workers save the trapped animal.
(Eğer bir kahraman olsaydım, hemen kurtarma ekiplerini arar ve köpeğin yerini belirlemeye çalışırdım. Sonra, sıkışmış hayvanı kurtarmak için kurtarma ekiplerine yardım ederdim.)
2- Your neighbours are on holiday, and you realise that a burglar is in their house.
(Komşularınız tatilde ve evlerinde bir hırsız olduğunu fark ettiniz.)
If I were a hero, I would stay calm and call the police immediately. I wouldn’t try to enter the house alone because it would be too dangerous. Instead, I would inform the authorities and make sure the burglar is caught.
(Eğer bir kahraman olsaydım, sakin kalır ve hemen polisi arardım. Tek başıma eve girmeye çalışmazdım çünkü bu çok tehlikeli olurdu. Bunun yerine, yetkilileri bilgilendirir ve hırsızın yakalanmasını sağlardım.)
Sayfa 42 Cevapları
READING
1. Read the news report quickly and choose the most suitable title for it. (Haber raporunu hızlıca okuyun ve en uygun başlığı seçin.)
✅ b) A Hero Himself
(Kendi Başına Bir Kahraman)
2. Read the news report again. Put the events in the correct order.
(Haber raporunu tekrar okuyun. Olayları doğru sıraya koyun.)
1 - 5 He began surfing on his surfboard. (Sörf tahtasında sörf yapmaya başladı.)
2 - 2 Huge waves appeared. (Büyük dalgalar ortaya çıktı.)
3 - 4 He found himself away from the beach. (Kendisini sahilden uzakta buldu.)
4 - 3 He asked for help, but no one heard him. (Yardım istedi, ancak kimse onu duymadı.)
5 - 1 He tried to survive in hard conditions the whole night. (Bütün gece zor koşullarda hayatta kalmaya çalıştı.)
6 - 6 The new day helped him ride a big wave to the shore. (Yeni gün, onu kıyıya taşıyan büyük bir dalga sağladı.)
3. Underline five mistakes in the summary. Then, write and correct the answers below. (Özette beş hatayı altını çizerek belirleyin. Sonra cevapları yazıp düzeltin.)
Incorrect Summary with Mistakes Marked:
Jens Eventer was surfing alone in the Pacific Ocean when a storm came in. Some weak waves pulled him away from the beach, and the shore became more and more distant. Jens held on to his board the whole day. When he thought he would drown, the moon began to rise. The wind changed, and he rode a wave to a ship. Jens was unlucky.
Corrections:
1 → weak → strong
2 → day → night
3 → moon → sun
4 → ship → the beach
5 → unlucky → lucky
Corrected Summary:
Jens Eventer was surfing alone in the Pacific Ocean when a storm came in. Some strong waves pulled him away from the beach, and the shore became more and more distant. Jens held on to his board the whole night. When he thought he would drown, the sun began to rise. The wind changed, and he rode a wave to the beach. Jens was lucky.
WRITING
1. Choose one of the headlines below and write a story about it. (Aşağıdaki manşetlerden birini seçin ve hakkında bir hikâye yazın.)
Example for "DESPERATE TO GO HOME"
Mark Wilson, a fisherman from New Zealand, was lost at sea after his boat’s engine failed during a storm. He had no way to call for help. For six days, he survived by drinking rainwater and eating raw fish. His family was worried, and a rescue team searched for him. Finally, a passing cargo ship spotted him and called for emergency rescue. He was weak but alive. “I was desperate to go home,” he said.
(Mark Wilson, Yeni Zelandalı bir balıkçı, bir fırtına sırasında teknesinin motoru bozulduktan sonra denizde kayboldu. Yardım çağıracak hiçbir yolu yoktu. Altı gün boyunca yağmur suyu içerek ve çiğ balık yiyerek hayatta kaldı. Ailesi endişelendi ve bir kurtarma ekibi onu aradı. Sonunda, geçen bir yük gemisi onu fark etti ve acil durum ekibini çağırdı. Zayıf ama hayattaydı. “Eve gitmek için çaresizdim,” dedi.)
Sayfa 43 Cevapları
1. a) Match the words. (Kelimeleri eşleştirin.)
1 - b shifting (şekil → kaydırma, yer değiştirme)
2 - d crawling (duvar → sürünme, yavaş ilerleme)
3 - e healing (hızlı → iyileştirme)
4 - c travel (zaman → seyahat etmek)
5 - a control (zihin → kontrol etmek)
1. b) Fill in the blanks with the correct group of words above. One is extra. (Boşlukları yukarıdaki doğru kelime grubuyla doldurun. Bir tanesi fazladır.)
1- The little boy wants to turn into a strong superhero. He wishes he had the power of control.
(Küçük çocuk güçlü bir süper kahramana dönüşmek istiyor. Kontrol gücüne sahip olmayı diliyor.)
2- I want to go to the future or the past. I wish I had the power of travel.
(Geleceğe ya da geçmişe gitmek istiyorum. Zaman yolculuğu gücüne sahip olmayı diliyorum.)
3- Jane wants to change other people’s thoughts and ideas. She wishes she had the power of shifting.
(Jane, diğer insanların düşüncelerini ve fikirlerini değiştirmek istiyor. Zihin değiştirme gücüne sahip olmayı diliyor.)
4- My little brother wants to climb high buildings and hang onto the ceiling. He wishes he had the power of crawling.
(Küçük kardeşim yüksek binalara tırmanmak ve tavana tutunmak istiyor. Sürünme/tırmanma gücüne sahip olmayı diliyor.)
(Extra word: healing – not used.)
(Fazla kelime: iyileştirme – kullanılmadı.)
2. Complete the words in the sentences. (Cümlelerdeki kelimeleri tamamlayın.)
1- The chairperson of the club announced Mr Clark’s name as his successor just before his retirement. (Kulüp başkanı, Bay Clark’ın adını emekliliğinden hemen önce halefi olarak açıkladı.)
2- Smartwatch is a wearable device which is designed to collect the data of the users’ personal health and exercise. (Akıllı saat, kullanıcıların kişisel sağlık ve egzersiz verilerini toplamak için tasarlanmış giyilebilir bir cihazdır.)
3- I can never forget my literature teacher. She taught me literature by giving me inspiration and encouragement whenever I needed it. (Edebiyat öğretmenimi asla unutamam. Bana ilham ve cesaret vererek edebiyat öğretti.)
4- A healthy diet is very important for all of us, otherwise vitamin D deficiency can cause serious illnesses. (Sağlıklı bir diyet hepimiz için çok önemlidir, aksi takdirde D vitamini eksikliği ciddi hastalıklara neden olabilir.)
5- Cardiologists are heart and blood vessel specialists. They treat heart diseases as well. (Kardiyologlar kalp ve damar uzmanlarıdır. Kalp hastalıklarını da tedavi ederler.)
6- I was deeply inspired when I read Gandhi’s life and his fight for his country’s freedom. (Gandhi'nin hayatını ve ülkesinin özgürlüğü için verdiği mücadeleyi okuduğumda derinden etkilendim.)
3. Find eight personality traits in the puzzle. Then, complete the sentences with them. (Bulmaca içinde sekiz kişilik özelliğini bulun. Sonra, cümleleri onlarla tamamlayın.)
Words found in the puzzle:
1 - Cautious (Dikkatli, tedbirli)
2 - Powerful (Güçlü)
3- Brave (Cesur)
4- Impatient (Sabırsız)
5 - Heartless (Merhametsiz)
6 - Decisive (Kararlı)
7- Selfish (Bencil)
8- Ambitious (Hırslı)
Complete the sentences:
1- The judge was extremely cautious about not making a mistake in the trial. (Hakim, davada hata yapmamak konusunda son derece dikkatliydi.)
2- The army was so powerful that it easily won all the battles. (Ordu o kadar güçlüydü ki tüm savaşları kolayca kazandı.)
3- Jason is a/an brave boy. He showed no fear when he rescued the little girl. (Jason cesur bir çocuk. Küçük kızı kurtarırken hiçbir korku göstermedi.)
4- My son is so impatient that he can’t wait for so long. (Oğlum çok sabırsız, uzun süre bekleyemez.)
5- I wish there wouldn’t be heartless people who hunt animals for fur. (Keşke kürk için hayvanları avlayan merhametsiz insanlar olmasa.)
6- Helen is a decisive team leader. She can make quick decisions with confidence. (Helen kararlı bir takım lideridir. Hızlı ve kendinden emin kararlar alabilir.)
7- I’m tired of your selfish behaviour. You’re always thinking about yourself. (Senin bencil davranışlarından bıktım. Her zaman kendini düşünüyorsun.)
8- Adam’s classmates admire his ambitious character and strong desire to be successful.
(Adam’ın sınıf arkadaşları, onun hırslı karakterine ve başarılı olma arzusuna hayran.)
Sayfa 44 Cevapları
1. Match the halves to make meaningful sentences. One is extra. (Cümleleri anlamlı hale getirmek için yarımları eşleştirin. Bir tanesi fazladır.)
1 - c) If you were a hero, you would have courage and power.
(Eğer bir kahraman olsaydın, cesaretin ve gücün olurdu.)
2 - a) If Mary saw the fire, she would call the fire department.
(Mary yangını görseydi, itfaiyeyi arardı.)
3 - e) If they heard the cries for help, they would immediately go there.
(Yardım çığlıklarını duysalardı, hemen oraya giderlerdi.)
4 - b) I wouldn’t hesitate to call the police if I saw someone stealing something.
(Birinin bir şey çaldığını görsem, polisi aramaktan çekinmezdim.)
5 - c) I would be invisible if I were a superhero.
(Bir süper kahraman olsaydım, görünmez olurdum.)
6 - h) If he found some money in the street, he would take it to the nearest police station.
(Eğer sokakta biraz para bulsaydı, onu en yakın polis karakoluna götürürdü.)
7 - g) If he heard his neighbour’s security alarm, he would check it out.
(Eğer komşusunun güvenlik alarmını duysaydı, gidip kontrol ederdi.)
*(Extra: d) – Not used.)
(Fazla kelime: d) – Kullanılmadı.)
2. Underline the mistakes and write the correct words. (Hataların altını çizin ve doğru kelimeleri yazın.)
1- If I had more money, I can lend you some. → could
(Eğer daha fazla param olsaydı, sana biraz ödünç verebilirdim.)
2- Did you help your friend if you saw him/her in trouble? → Would you
(Arkadaşına yardım eder miydin, onu zor durumda görseydin?)
3- How would you get to school if there be no money with you? → were
(Eğer yanında para olmasaydı, okula nasıl giderdin?)
4- If I would win 1 million dollars, I would take a world tour. → won
(Eğer 1 milyon dolar kazansaydım, dünya turuna çıkardım.)
3. Read what Lisa says about her new life and find four things she is unhappy about. Write about her wishes. (Lisa'nın yeni hayatıyla ilgili söylediklerini okuyun ve mutsuz olduğu dört şeyi bulun. Onun dileklerini yazın.)
1- She wishes she didn’t have to share the bathroom.
(Banyoyu paylaşmak zorunda olmasaydı diye diliyor.)
2- She wishes the kitchen wasn’t always such a mess.
(Mutfak her zaman bu kadar dağınık olmasaydı diye diliyor.)
3- She wishes her classes were easier to understand.
(Derslerinin daha anlaşılır olmasını diliyor.)
4- She wishes she could visit her family and friends more often.
(Ailesini ve arkadaşlarını daha sık ziyaret edebilseydi diye diliyor.)
4. Rewrite the sentences as in the example. (Cümleleri örnekteki gibi yeniden yazın.)
1- He wishes he could travel back in time to see his grandfather’s teenage years.
(Büyükbabasının gençlik yıllarını görmek için zamanda yolculuk yapabilseydi diye diliyor.)
2- Selin wishes she could meet Mete Gazoz to talk about his archery skills.
(Selin, Mete Gazoz ile okçuluk becerileri hakkında konuşabilseydi diye diliyor.)
3- My mother wishes she were as strong as the Hulk to open the stubborn jar lids.
(Annem, inatçı kavanoz kapaklarını açmak için Hulk kadar güçlü olsaydı diye diliyor.)
4- Jessica wishes she had the ability to heal people with a simple touch.
(Jessica, insanları basit bir dokunuşla iyileştirme yeteneğine sahip olmayı diliyor.)
5- He wishes he could play football like Messi.
(Messi gibi futbol oynayabilseydi diye diliyor.)