10. Sınıf İngilizce Ders Kitabı 6. Ünite Helpful Tips Cevapları Meb Yayınları
Theme 6 − Helpful Tips
Sayfa 29 Cevapları
LISTENING (DİNLEME)
1. Listen to the people calling a radio show named DIY by Dorothy to ask for advice. Match the words.
(1. İnsanların DIY by Dorothy adlı radyo programını arayıp tavsiye istemelerini dinleyin. Kelimeleri eşleştirin.)
1- baking → d) soda (soda)
2- damp → c) sponge (sünger)
3- rocking → e) chair (sandalye)
4- cotton → a) cloth (kumaş)
5- powerful → b) screws (vidalar)
2. Listen to the radio show again and fill in the table.
(2. Radyo programını tekrar dinleyin ve tabloyu doldurun.)
Item (Nesne) | Problem (Sorun) | Cause (Sebep) |
---|---|---|
1st caller (1. arayan) | table (masa) | |
2nd caller (2. arayan) | ||
3rd caller (3. arayan) |
SPEAKING (KONUŞMA)
1. Work in pairs. Read the situations in box 1. Ask for and give advice about them using the expressions in boxes 2 and 3.
(1. Eşleşerek çalışın. Kutudaki durumları okuyun. 2 ve 3 numaralı kutulardaki ifadeleri kullanarak tavsiye isteyin ve tavsiye verin.)
Situations (Durumlar)
- I have a terrible toothache. (Şiddetli diş ağrım var.)
- I got a bad grade in English. (İngilizceden kötü bir not aldım.)
- I had an argument with my best friend. (En iyi arkadaşımla tartıştım.)
- I’ve lost my keys, and I can’t find them. (Anahtarlarımı kaybettim ve bulamıyorum.)
- I’m new at this school, and I want to make friends. (Bu okulda yeniyim ve arkadaş edinmek istiyorum.)
- I’m always late for school. (Her zaman okula geç kalıyorum.)
- I want to adopt a pet. (Bir evcil hayvan sahiplenmek istiyorum.)
Asking for Advice (Tavsiye İsteme)
- What do you suggest? (Ne önerirsiniz?)
- What’s your advice? (Tavsiyeniz nedir?)
- What should I do (about)…? (… hakkında ne yapmalıyım?)
- Can/Could you give me some advice (about)…? (Bana … hakkında tavsiye verebilir misiniz?)
- Do you think I should…? (Sence … yapmalı mıyım?)
Giving Advice (Tavsiye Verme)
- I think you should… (Bence … yapmalısın.)
- Why don’t you…? (Neden … yapmıyorsun?)
- You’d better… (… yapsan iyi olur.)
- How about…? (… nasıl olur?)
- I suggest… (… öneririm.)
- … (always) works for me. (… (her zaman) benim için işe yarar.)
Example (Örnek):
- Tan: I have a terrible toothache. Do you think I should take a painkiller? (Şiddetli diş ağrım var. Sence ağrı kesici almalı mıyım?)
- Ada: No! I think you should see a dentist as soon as possible. (Hayır! Bence en kısa sürede bir dişçiye gitmelisin.)
Sayfa 30 Cevapları
Fill in the blanks with the correct words (Boşlukları doğru kelimelerle doldurun):
(RR) 1- You must close the main door behind you. We don’t want any strangers to enter the building.
(Kapıyı arkanızdan kapatmalısınız. Binaya yabancıların girmesini istemiyoruz.)
(RR) 2- You have to keep your storage rooms. We are not responsible for any loss of your personal belongings.
(Depolama odalarınızı düzenli tutmalısınız. Kişisel eşyalarınızın kaybından sorumlu değiliz.)
(A) 3- Your guests had better use the visitor parking space. It will be easier to find a place for their car.
(Misafirleriniz ziyaretçi otoparkını kullanmalı. Arabaları için yer bulmaları daha kolay olacaktır.)
(RR) 4- You have to turn down your TV/stereo after midnight. You may disturb your neighbors.
(Gece yarısından sonra televizyonunuzu veya müzik sisteminizi kısmalısınız. Komşularınızı rahatsız edebilirsiniz.)
(A) 5- The pool hours are from 8:00 a.m. to 9:00 p.m. You shouldn’t use it between 12:00 p.m. and 2:00 p.m. when the sun can damage your skin.
(Havuz saatleri sabah 8’den akşam 9’a kadardır. Güneşin cildinize zarar verebileceği öğlen 12 ile 2 arasında kullanmamalısınız.)
(A) 6- You should obey trash bags or other garbage inside the recycle containers, not in the corridors. This will help to reduce bacteria and bad odor.
(Çöp torbalarını veya diğer atıkları koridorlara değil, geri dönüşüm kutularına atmalısınız. Bu, bakteri ve kötü kokuların azalmasına yardımcı olacaktır.)
(RR) 7- (Luck is the extra word and is not needed.)
("Luck" kelimesi fazladır ve kullanılmaz.)
Rules vs. Advice (Kurallar mı Tavsiye mi?)
Now, you need to classify the sentences as Rules and Regulations (RR) or Advice (A).
(Şimdi, cümleleri Kurallar ve Yönetmelikler (RR) veya Tavsiye (A) olarak sınıflandırmalısınız.)
- RR (Kural)
- RR (Kural)
- A (Tavsiye)
- RR (Kural)
- A (Tavsiye)
- A (Kural)
- RR (Kural)
3. Writing Task (Yazma Görevi)
Imagine you live in the Green Park Apartment Complex. What will/may happen if you don’t obey the rules and regulations? Write a paragraph about the possible consequences.
(Yeşil Park Apartman Kompleksi'nde yaşadığınızı hayal edin. Eğer kurallara uymazsanız ne olabilir? Olası sonuçlar hakkında bir paragraf yazın.)
Example Paragraph:
If we don’t close the main door behind us, strangers may enter the building. If we don’t keep our storage rooms locked, our personal belongings could be stolen. If guests park in random spots instead of using the visitor parking area, it may cause parking problems for residents. Playing loud music after midnight can disturb our neighbors and cause complaints. Using the pool during prohibited hours can be dangerous due to the strong sunlight. If we throw garbage in the corridors instead of the recycle bins, the building will smell bad and bacteria will grow. Finally, if we don’t follow the pet-raising rules, pets may disturb other residents, leading to conflicts.
Eğer kapıyı arkamızdan kapatmazsak, yabancılar binaya girebilir. Depolama odalarımızı kilitli tutmazsak, kişisel eşyalarımız çalınabilir. Misafirler ziyaretçi otoparkını kullanmak yerine rastgele yerlere park ederse, bina sakinleri için park sorunları yaşanabilir. Gece yarısından sonra yüksek sesle müzik çalmak, komşularımızı rahatsız edebilir ve şikayetlere yol açabilir. Yasak saatlerde havuzu kullanmak, güçlü güneş ışınları nedeniyle tehlikeli olabilir. Çöpleri geri dönüşüm kutuları yerine koridorlara atarsak, bina kötü kokabilir ve bakteriler çoğalabilir. Son olarak, evcil hayvan yetiştirme kurallarına uymazsak, evcil hayvanlar diğer sakinleri rahatsız edebilir ve çatışmalara neden olabilir.
Sayfa 31 Cevapları
VOCABULARY (KELİME BİLGİSİ)
1. Write three occupations under the correct column. (Üç mesleği doğru sütunun altına yazın.)
-er/-or (Oyuncu, mühendis gibi meslekler) | -ian (Müzisyen, kütüphaneci gibi meslekler) | -ist (Bilim insanı, diş hekimi gibi meslekler) |
---|---|---|
fashion designer (moda tasarımcısı) | aesthetician (estetisyen) | IT specialist (BT uzmanı) |
actor (oyuncu) | musician (müzisyen) | scientist (bilim insanı) |
engineer (mühendis) | librarian (kütüphaneci) | dentist (diş hekimi) |
2. Fill in the blanks with the words below. One is extra.
(Boşlukları aşağıdaki kelimelerle doldurun. Bir kelime fazladır.)
Words (Kelimeler):
off-topic (konu dışı), unpleasant (hoş olmayan), careful (dikkatli), self-confident (özgüvenli), rewarding (ödüllendirici), tips (ipuçları)
1- We must be smart about social media if we don’t want to come face-to-face with some unpleasant situations.
(Sosyal medya konusunda akıllı olmalıyız, aksi takdirde bazı hoş olmayan durumlarla karşılaşabiliriz.)
2- Be careful about what you post on social media, and always remember that it is accessible to others.
(Sosyal medyada paylaştıklarınıza dikkat edin ve her zaman başkalarının bunlara erişebileceğini unutmayın.)
3- Tony’s new job is very hard but very rewarding.
(Tony’nin yeni işi çok zor ama çok ödüllendirici.)
4- Do you have any good tips on healthy eating habits?
(Sağlıklı beslenme alışkanlıkları hakkında iyi ipuçlarınız var mı?)
5- Sending off-topic messages is not polite. You should stay focused on the current discussion.
(Konu dışı mesajlar göndermek kibar değildir. Mevcut tartışmaya odaklanmalısınız.)
(Extra word: self-confident / fazladan kelime: özgüvenli)
3. Choose the correct option. (Doğru seçeneği seçin.)
1- You should be co-operative if you want to be a part of the marketing and communication sector because it requires effective teamwork.
(Pazarlama ve iletişim sektörünün bir parçası olmak istiyorsanız, işbirlikçi olmalısınız çünkü etkili ekip çalışması gerektirir.)
2- Receptionists should be friendly in order to make people feel welcome.
(Resepsiyon görevlileri, insanları hoş hissettirmek için arkadaş canlısı olmalıdır.)
3- Teachers shouldn’t be pessimistic as they form the future.
(Öğretmenler, geleceği şekillendirdikleri için karamsar olmamalıdır.)
4- A shop assistant has to be patient even when dealing with a rude customer.
(Bir mağaza çalışanı, kaba bir müşteriyle bile ilgilenirken sabırlı olmalıdır.)
5- Lifeguards have to be courageous as they often find themselves in dangerous situations.
(Cankurtaranlar cesur olmalıdır çünkü genellikle tehlikeli durumlarla karşı karşıya kalırlar.)
6- Therapists should be sensitive when they deal with patients.
(Terapistler, hastalarla ilgilenirken hassas olmalıdır.)
7- Fashion designers should be very creative so that they can come up with new designs.
(Moda tasarımcıları çok yaratıcı olmalıdır, böylece yeni tasarımlar üretebilirler.)
8- A beautiful but untalented actress cannot take leading roles in a film.
(Güzel ama yeteneksiz bir aktris, bir filmde başrol oynayamaz.)
4. Read the notice and choose the correct option. What is the rule about?
(Duyuruyu okuyun ve doğru seçeneği seçin. Kural ne hakkında?)
Correct answer (Doğru cevap):
b) a netiquette rule (İnternet görgü kurallarıyla ilgili bir kural)
Explanation (Açıklama):
The sign says: "You shouldn’t write anything online which you cannot say directly to someone’s face!"
("Yüzüne söyleyemeyeceğin hiçbir şeyi internette yazmamalısın!")
This means that the rule is about netiquette, which refers to polite and respectful behavior on the internet.
(Bu, internet üzerindeki kibar ve saygılı davranışları ifade eden netiket kuralları ile ilgilidir.)
Sayfa 32 Cevapları
LANGUAGE IN USE (DİL KULLANIMI)
1. Rewrite the following sentences using should, had better, or ought to.
(Aşağıdaki cümleleri should, had better veya ought to kullanarak yeniden yazın.)
1- Sue should/ought to/had better attend the career day at school.
(Sue, okulda kariyer gününe katılmalı.)
2- You should/ought to start reading classic books.
(Klasik kitapları okumaya başlamalısın.)
3- You should not/ought not to/had better not talk loudly in this room.
(Bu odada yüksek sesle konuşmamalısın.)
4- You should not/ought not to/had better not work indoors.
(Kapalı alanlarda çalışmamalısın.)
2. Choose the correct option. (Doğru seçeneği seçin.)
1- b) You ought to study regularly.
(Düzenli olarak çalışmalısın.)
2- b) What do you think I should believe?
(Sence neye inanmalıyım?)
3- a) You had better prefer a flexible schedule.
(Esnek bir çalışma programını tercih etsen iyi olur.)
4- b) You ought to keep writing and publish some of your works.
(Yazmaya devam etmelisin ve bazı eserlerini yayımlamalısın.)
3. Fill in the blanks with must, mustn’t, have to, or don’t/doesn’t have to.(Boşlukları must, mustn’t, have to veya don’t/doesn’t have to ile doldurun.)
1- You must take the garbage out now. The garbage truck doesn’t come before 6 p.m.
(Şimdi çöpü çıkarmalısın. Çöp kamyonu saat 6’dan önce gelmez.)
2- We don’t have the necessary equipment to fix the roof. We have to go to the DIY shop this weekend.
(Çatıyı onarmak için gerekli ekipmanımız yok. Bu hafta sonu yapı marketine gitmeliyiz.)
2- Harris doesn’t have to call the maintenance service when he has a technical problem because he’s a handyman.
(Harris teknik bir sorun yaşadığında bakım servisini aramak zorunda değil çünkü o bir tamirci.)
3- You mustn’t make any noise after 10 p.m. if you live in an apartment building.
(Bir apartmanda yaşıyorsanız, saat 10’dan sonra gürültü yapmamalısınız.)
4. Rewrite the sentences using the words in brackets.
(Parantez içindeki kelimeleri kullanarak cümleleri yeniden yazın.)
1- You must not swim in the pool after 7:00 p.m.
(Saat 7’den sonra havuzda yüzmemelisin.)
2- You must do the washing up.
(Bulaşıkları yıkamak zorundasın.)
3- Sarah should attend the meeting tomorrow.
(Sarah yarın toplantıya katılmalı.)
4- Liam doesn’t have to cook as we’ll go out for dinner.
(Liam yemek yapmak zorunda değil çünkü dışarıda yemek yiyeceğiz.)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.