11. Sınıf Coğrafya Ders Kitabı Sayfa 38 Cevapları Yıldırım Yayınları
Arazi Çalışması
Çevrenizdeki sulak bir alana gezi düzenleyiniz. Bu sulak alandaki biyoçeşitlilikle ilgili araştırma yapınız. Araştırma sonucunu görsellerle destekleyerek sınıfta sergileyiniz.
Sulak Alan Gezisi ve Biyoçeşitlilik Araştırması:
Geçtiğimiz hafta, okulumuzla birlikte çevremizdeki önemli sulak alanlardan biri olan Kuş Cenneti'ne gezi düzenledik. Bu alan, hem bitki hem de hayvan çeşitliliği açısından oldukça zengin bir bölge olarak biliniyor. Amacımız, buradaki biyoçeşitliliği gözlemlemek ve bu ekosistemin ne kadar önemli olduğunu anlamaktı.
Gözlemler:
1. Bitki Çeşitliliği:
Sulak alanda çok sayıda su bitkisiyle karşılaştık. Sazlıklar, nilüfer çiçekleri ve bataklık çalıları, bu bölgedeki bitki örtüsünün en dikkat çeken unsurlarıydı. Özellikle suya yakın alanlarda yetişen bu bitkiler, hem kuşların hem de diğer hayvanların beslenme ve barınma alanı olarak kullanılıyor.
2. Kuş Çeşitliliği:
Bu bölge, kuş çeşitliliği açısından son derece zengindi. Gezi sırasında birçok farklı kuş türü gözlemledik. Flamingolar, leylekler, gri balıkçıllar ve yaban ördekleri bu alanda en çok karşılaştığımız kuş türleriydi. Özellikle göç dönemlerinde bu sulak alan, kuşlar için önemli bir dinlenme ve beslenme noktası oluyor.
3. Diğer Hayvanlar:
Kuşların yanı sıra, sulak alanda birçok sürüngen ve amfibi türüne de rastladık. Kurbağalar, kaplumbağalar ve yılanlar, bu ekosistemin diğer önemli üyeleriydi. Sulak alanın kenarlarında ise çeşitli böcek ve kelebek türleri dikkat çekiyordu.
Araştırma Sonuçları:
Sulak alanlar, hem kara hem de su ekosistemlerinin birleştiği nadir ve önemli bölgelerden biridir. Bu alanlarda birçok farklı türün bir arada yaşayabilmesi, buradaki biyoçeşitliliğin yüksek olmasını sağlar. Gözlemlediğimiz kuşlar, bitkiler ve diğer hayvanlar, sulak alanların ekosistemler için hayati bir öneme sahip olduğunu göstermektedir.
Bu alanların korunması, sadece buradaki canlıların değil, genel olarak ekosistemlerin devamlılığı için de kritiktir. Sulak alanlar, su döngüsünü düzenler, toprak erozyonunu önler ve karbon depolayarak iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir rol oynar.
Sonuç:
Bu geziden çıkardığımız en önemli ders, sulak alanların korunması gerektiği oldu. Hem bölgedeki biyoçeşitliliği korumak hem de doğanın dengesini sağlamak adına, sulak alanlara yönelik bilinçli hareket etmeliyiz.
Görseller: Gezi sırasında çektiğimiz kuş, bitki ve manzara fotoğraflarını araştırmamızla birlikte sınıfımızda sergiledik. Görseller, bu ekosistemin ne kadar canlı ve çeşitli olduğunu gözler önüne serdi.
Etkinlik
Aşağıdaki metni okuyarak insanların çevreye karşı sorumlulukları ve vatanseverlikle ilgili düşüncelerinizi makale, şiir, kısa öykü, resim, karikatür veya seçtiğiniz başka bir yöntemle ifade ediniz.
Çevreye Karşı Sorumluluk ve Vatanseverlik Üzerine Kısa Makale
Çevreye karşı duyduğumuz sorumluluk, yalnızca yaşadığımız dünyayı koruma görevi değil, aynı zamanda vatanseverliğin en önemli göstergelerinden biridir. Topraklarımız, ormanlarımız, su kaynaklarımız ve doğal zenginliklerimiz bize bırakılan birer emanettir. Bu emanet, hem gelecek nesillere devredilmesi gereken değerli bir miras hem de üzerinde yaşadığımız vatanın ayrılmaz bir parçasıdır.
Vatanseverlik, sadece sınırları korumakla değil, doğaya ve çevreye saygı duymakla da gösterilir. Vatanı sevmek demek, onu tüm zenginlikleriyle birlikte gelecek kuşaklara bırakmak anlamına gelir. Bu da doğal kaynaklarımızı korumaktan, israftan kaçınmaktan ve doğayla uyum içinde yaşamaktan geçer.
Sanayileşme, kentleşme ve tüketim alışkanlıklarının hızla arttığı günümüzde, çevre kirliliği, iklim değişikliği ve doğal kaynakların tükenmesi gibi sorunlarla karşı karşıyayız. Bu sorunların çözümü ise çevreye duyarlı bireyler yetiştirmekten, doğaya saygı duyan bir toplumu oluşturmaktan geçer. Her birey, basit adımlarla çevresini koruyabilir: geri dönüşüm yaparak, enerji ve su tasarrufuna dikkat ederek, doğaya zarar vermeyen ürünler kullanarak.
Sonuç olarak, çevreye duyarlılık, vatan sevgisinin bir parçasıdır. Doğayı koruyan her birey, aslında vatanını da korumuş olur. Unutulmamalıdır ki temiz bir çevre, sağlıklı bir gelecek demektir. Bu yüzden çevre bilincine sahip olmak, doğaya karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek ve vatanımızı tüm zenginlikleriyle korumak, her birimizin üzerine düşen bir görevdir.
Çevre İçin Şiir:
Doğa susmaz, hep fısıldar,
Toprak, suyu özler, yanar.
Bir ağaç düşer, yaprak solmuş,
Rüzgar üzgün, dünya yorgunmuş.
Gökyüzünde bulut eksik,
Yıldızlar bile ışık fakir.
Koru doğayı, sev yeşili,
Yoksa kaybolur her güzelliği.
Bir damla su, bir nefes temiz,
Herkesin kalbi doğa gibi sessiz.
Sev vatanı, sev doğayı,
Gelecek senin, koru yarını.
Kısa Öykü: "Doğa ve Ahmet"
Ahmet, köyde doğmuş bir çocuktu. Küçüklüğünden beri doğanın içinde büyümüş, ağaçların gölgesinde oyunlar oynamıştı. Bir gün, şehrin kargaşasına karışmak zorunda kalmıştı. Yıllar geçti, Ahmet şehirdeki yoğun iş hayatına kendini kaptırdı. Ama doğduğu köydeki ormanları, akan dereleri, temiz havayı asla unutamadı.
Bir sabah, Ahmet şehirde yürürken eski bir dostuyla karşılaştı: köyünden bir akrabası, Mehmet Amca. Mehmet Amca, Ahmet'e köydeki değişikliklerden bahsetti. "Artık ormanlarımız kesiliyor, deremiz kurudu," dedi üzgün bir sesle. Ahmet'in içi cız etti. Nasıl olurdu? O güzelim doğa, çocukluğunun anıları birer birer yok oluyordu.
Ahmet o gün karar verdi. Artık sadece işine değil, doğaya da vakit ayıracak, köyüne yardım edecekti. Hafta sonları köye gitmeye, ağaç dikmeye, dereleri temizlemeye başladı. Ahmet’in bu çabası, köydeki diğer insanlara da ilham verdi. Hep birlikte doğayı koruma kararı aldılar.
Yıllar sonra, Ahmet yeniden köyüne baktığında, yeşilin yeniden hayat bulduğunu, derelerin coşkuyla aktığını gördü. Ve o an anladı ki, doğayı korumak, sadece vatanseverlik değil, aynı zamanda geleceğe bırakılacak en güzel mirastı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.