12. Sınıf Coğrafya Ders Kitabı Sayfa 177 Cevapları Meb Yayınları

Konuya Giriş Cevapları

Soru: Bir ülkenin kalkınma düzeyinin yüksek veya düşük olmasında hangi unsurların belirleyici olduğunu düşünüyorsunuz?

Kısa Cevap: Bir ülkenin kalkınma düzeyini belirleyen unsurlar ekonomik, sosyal, teknolojik ve çevresel faktörler olarak sıralanabilir. GSYH, eğitim seviyesi, sağlık hizmetlerine erişim, altyapı, gelir dağılımı ve sanayi gelişimi kalkınma düzeyi üzerinde belirleyici rol oynar.

Bir ülkenin kalkınma düzeyi, ekonomik büyüklüğü, eğitim seviyesi, sağlık hizmetlerinin kalitesi, sanayileşme oranı ve gelir dağılımı gibi faktörlere bağlıdır. Yüksek GSYH, gelişmiş sanayi ve ticaretin varlığını gösterirken, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişim insan sermayesinin kalitesini belirler. Ayrıca, teknolojik altyapının gelişmiş olması, üretim verimliliğini artırarak ekonomiye katkıda bulunur. Adil gelir dağılımı ve güçlü hukuk sistemi, sosyal refahı artırarak sürdürülebilir kalkınmayı destekler. Buna karşılık, siyasi istikrarsızlık, doğal afetler ve yetersiz altyapı gibi faktörler, kalkınma düzeyinin düşük olmasına neden olabilir.

Cevabı Sende Cevapları

Soru: Dünyada kişi başına düşen GSYH payının en fazla ve en az olduğu ülkeler hangileridir?

Kısa Cevap: Kişi başına düşen GSYH payının en yüksek olduğu ülkeler Lüksemburg, İsviçre, Norveç ve ABD gibi gelişmiş ekonomilerdir. En düşük olduğu ülkeler ise Çad, Burundi, Güney Sudan ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti gibi az gelişmiş ülkelerdir.

Özgün Paragraf: Kişi başına düşen GSYH, ülkelerin ekonomik refah seviyesini belirleyen en önemli göstergelerden biridir. Lüksemburg, İsviçre, Norveç, ABD ve Singapur gibi gelişmiş ülkelerde bu oran oldukça yüksek olup, birey başına düşen gelir seviyesi ve yaşam standartları yüksektir. Buna karşılık, Çad, Burundi, Güney Sudan ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti gibi ülkelerde kişi başına düşen GSYH oldukça düşük seviyelerdedir. Bu durum, yetersiz ekonomik kaynaklar, siyasi istikrarsızlık, eğitim ve sağlık sistemlerindeki eksiklikler gibi nedenlerden kaynaklanmaktadır. Genel olarak, gelişmiş ülkeler sanayi, teknoloji ve hizmet sektörlerinde büyük yatırımlara sahipken, az gelişmiş ülkeler tarım ve hammadde üretimine dayalı ekonomilere sahiptir.