Bakara suresi, 125 ve 158. ayetlerin Peygamberimiz (sav) tarafından tefsir ediliş şekli üzerinde konuşunuz
Soru : Hz. Cabir b. Abdullah (ra) Peygamberimizin (sav) haccının bir bölümünü
şöyle anlatmıştır: “Resulüllah (sav), Mekke’ye gelince mescide girdi, önce
Hacerülesved’i istilam etti (Yani eliyle selamladı.), sonra Kâbe’yi sol yanına
alarak üç sefer hızlıca yürüyerek dört sefer de normal yürüyerek tavafı tamamlamış
oldu. Sonra Makam-ı İbrahim’e gelerek ‘...İbrahim’in makamını namazgâh edinin...’ (Bakara suresi, 125. ayet.) ayetini okudu. Makamı, kendisi ile Beyt arasına alarak iki rekât namaz kıldı. İki rekâtlık namazdan sonra Hacerülesved’e gelerek onu eliyle selamladı. Sonra Safa Tepesi’ne çıktı. ‘Safa ve Merve Allah’ın nişanlarındandır...’ (Bakara suresi, 158. ayet.) ayetini okudu.” (Tirmizi, Kitabu’l-Hacc, 33.)
Yukarıdaki ayetlerin Peygamberimiz (sav) tarafından tefsir ediliş şekli üzerinde
konuşunuz.
Ödev cevabı kısaca : Peygamber Efendimiz (sav), Bakara suresindeki ayetleri uygulamalı bir şekilde tefsir ederek Kâbe’yi tavafın, Makam-ı İbrahim’de namaz kılmanın ve Safa ile Merve arasında sa’y yapmanın önemini göstermiştir. Bu tefsir, ibadetlerin hem anlamını hem de uygulama şeklini ümmete öğretmiştir.
Peygamberimiz (sav), Bakara suresi 125. ayetini okuyarak, Makam-ı İbrahim’in önünde namaz kılmanın bir ibadet şekli olduğunu bizzat uygulamalı olarak göstermiştir. Bu davranışı, ayette geçen “...İbrahim’in makamını namazgâh edinin...” emrinin pratiğe dökülmesi anlamına gelir. Böylece ümmetine hem ibadet alanındaki emirleri açıklamış hem de bunların nasıl uygulanacağını göstermiştir.
Benzer şekilde, Bakara suresi 158. ayetinde geçen “Safa ve Merve Allah’ın nişanlarındandır...” ayeti doğrultusunda, Safa ve Merve arasında sa’y yaparak bu ibadeti ümmetine öğretmiştir. Efendimiz (sav), hem ayetlerin anlamını açıklamış hem de uygulamalarıyla bunların nasıl yerine getirileceğini göstermiştir. Bu durum, Peygamberimizin (sav) Kur'an’ın pratik bir rehberi olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Sonuç: Peygamberimiz (sav), ayetlerin tefsirini sadece sözlü olarak değil, bizzat yaşayarak ve uygulayarak yapmıştır. Bu yöntem, ayetlerin manasını daha derin bir şekilde anlamayı ve ibadetlerin doğru bir şekilde uygulanmasını sağlamıştır. Ayetler, Efendimiz’in (sav) uygulamaları ile hayat bulmuş ve bu ibadetler kıyamete kadar ümmete bir rehber olmuştur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.