Ortaöğretim Temel Dinî Bilgiler (İslam 1) Ders Kitabı Sayfa 96 Cevapları Meb Yayınları

Yorumlayalım

“Yüce Allah bir kudsî hadiste şöyle buyurur: ‘Kim benim bir veli kuluma (dostuma) düşmanlık ederse, ben de ona harp ilân ederim. Kulum, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli bir şeyle bana yaklaşamaz. Kulum nafile ibadetlerle de bana yaklaşmaya devam eder, ta ki ben onu severim. (Sevince de) artık onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, yürüyen ayağı olurum. Benden isterse muhakkak ona (istediğini) veririm. Bana sığınırsa muhakkak onu korur ve kollarım...’ ” (Buhârî, Rikâk, 38.)

Soru: Yukarıdaki kudsî hadise göre, Yüce Allah ile O’na gerçekten kul olanlar arasında nasıl bir ilişki vardır?

Cevap: Kudsî hadise göre, Yüce Allah ile O’na samimiyetle kulluk edenler arasında çok yakın, sevgiye dayalı ve koruyucu bir ilişki vardır. Allah, farz ve nafile ibadetlerle kendisine yaklaşan kulunu sever, onu dost edinir ve onun yanında olur.

Allah’ın Veli Kullarıyla Olan İlişkisi Nasıldır?

Bu kudsî hadis, samimi bir kul ile Allah arasındaki özel bağın derinliğini gözler önüne serer. Farz ibadetleri yerine getiren ve nafile ibadetlerle bu kulluğunu güçlendiren kişi, Allah’ın sevgisini kazanır. Allah böyle bir kulunu o kadar sever ki, onun gören gözü, işiten kulağı, tutan eli ve yürüyen ayağı olur; yani onun hayatına yön verir, onu korur ve destekler. Bu kul, Allah’tan ne isterse Allah onu karşılıksız verir, çünkü o artık Allah’ın dostu olmuştur. Bu ilişki, sevgi, yakınlık, ilgi ve güven üzerine kuruludur. Allah, dost edindiği kullarını düşmanlarına karşı da korur ve onlara zarar gelmesine izin vermez.