Atatürk Neler Okudu, Nasıl Okurdu? Metni Cevapları (7. Sınıf Türkçe)
Atatürk Neler Okudu, Nasıl Okurdu? Metni Cevapları
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 56 Cevabı
HAZIRLIK ÇALIŞMALARI
Soru: Atatürk’ün okuma sevgisini yansıtan anılarından birini arkadaşlarınızla paylaşınız.
Cevap: Atatürk, okuma tutkusu olan bir liderdi. Bir gün Çankaya Köşkü'nde geç saatlere kadar kitap okuduğu fark edilir. Yaveri odasına gittiğinde Atatürk, kitabı elinden bırakamadığını ve okumaktan büyük keyif aldığını belirtmiştir. O kadar ki, dinlenirken bile bilgi edinmeyi ve yeni şeyler öğrenmeyi önemsemiştir. Onun için kitaplar, hem dinlenme hem de öğrenme aracı olmuştur.
Metni, önemli gördüğünüz yerleri işaretleyerek okuyunuz.
***
ATATÜRK NELER OKUDU, NASIL OKURDU?
Atatürk, vatanı düşman saldırısından kurtardıktan, Türkiye Cumhuriyetini kurup Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra yoğun bir biçimde okumaya koyulmuştur.
O, artık savaş alanlarında kazandığı zaferleri kültür, sosyal, ekonomi alanlarında yapacağı devrimler konusunda ilkin kendisinin yeterli bilgilerle donatılmasının gerekliliğine inanıyordu. Bu nedenle de türlü konuları içeren eserleri okumak, kaçınılmaz bir uğraş, bir tutkuydu, Atatürk için. Yurt içinde bulunmayan kitapları yurt dışından getirtiyor, bilmediği dilde olanları da kısa sürede yapılan Türkçe çevirisinden okuyordu. (…)
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 59 Cevabı
1. ETKİNLİK
Soru: Metinde geçen aşağıdaki kelimeleri anlamları ile eşleştiriniz.
nutuk-malik-hasretmek-etimoloji-entelektüel
(entelektüel) Kültürlü, okumus, görgülü, ileri düsünceli (kimse); aydın.
(malik) Herhangi bir sey üstünde mülkiyeti olan, onu yasaya uygun bir biçimde diledigi gibi kulllanabilen kimse, sahip.
(etimoloji) Bir dildeki kelimelerin kaynagını gösteren, ne zaman ortaya çıktıklarını, nereden geldiklerini arastıran, kelimelerin hem biçim hem anlam tarihini ele alan dil bilimi dalı.
(nutuk) Bir topluluga düsünceler, duygular asılamak amacıyla söylenen uzunca, coskulu ve güzel söz, hitabe.
(hasretmek) Bir seyin bütününü birine, bir seye ayırmak, vermek.
() Incelemek isi.
Soru: Yukarıdaki kelimeleri, anlamlarına uygun kullanarak Atatürk’ün okuma sevgisiyle ilgili bir haber metni hazırlayınız. A4 kâğıdına hazırlayacağınız haberin içeriğine uygun bir başlık belirleyiniz. Yazdığınız haberi sınıf panosunda arkadaşlarınızla paylaşınız.
Atatürk’ün Kitap Sevgisi ve Entelektüel Kişiliği
Atatürk, Cumhuriyet’in kurucusu olmasının yanı sıra aynı zamanda derin bir entelektüeldi. Zamanını sadece savaş meydanlarında değil, okuma salonlarında da geçirerek bilgilere malik olmuştur. Kitap okumak onun için vazgeçilmez bir tutku olmuştur. Atatürk, pek çok alanda yaptığı çalışmalarında, farklı dillere ve konulara ait kitapları hasretmek suretiyle bilgi birikimini artırmıştır. Özellikle tarihe ve dil bilimine olan ilgisi onu etimoloji gibi özel alanlara yöneltmiştir. Yazdığı nutuk ve yaptığı konuşmalar, okuma sevgisinin bir yansıması olarak topluma ışık tutmuş ve ülkenin gelişiminde rehber olmuştur. Atatürk’ün bu okuma tutkusu, genç nesillere de ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
2. ETKİNLİK
Aşağıdaki soruları, okuduğunuz metne göre cevaplayınız.
1- Soru: Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduktan sonra okumalarını niçin artırmıştır?
Cevap: Atatürk, devrimlerini gerçekleştirmek ve ülkenin kalkınmasını sağlamak için bilgiye ihtiyaç duyduğunu biliyordu. Bu nedenle kültürel, sosyal ve ekonomik alandaki yenilikleri hayata geçirmek için kendisini her alanda geliştirmek amacıyla okumalarını artırmıştır.
2- Soru: Kitap okurken hangi amaçları gütmektesiniz? Atatürk hangi amaçlar doğrultusunda kitap okumuştur? Karşılaştırınız.
Cevap: Kitap okurken genellikle bilgi edinmek ve hayata dair yeni şeyler öğrenmek amacını güderim. Atatürk ise zevk almak, bilgi edinmek ve ülkesine hizmet etmek amacıyla kitaplar okurdu. Onun kitap okuma amacı, liderlik ettiği toplumun kalkınmasını sağlamaktı.
3- Soru: Atatürk hangi içerikteki eserleri daha çok tercih etmiştir?
Cevap: Atatürk, tarih ve sosyoloji gibi konulara büyük ilgi duymuştur. Türk ve İslam tarihi, dil, hukuk, ekonomi, sanat gibi çeşitli alanlarda okuma yapmayı tercih etmiştir. Şiiri de sever, ancak romanları az okurdu.
4- Soru: Atatürk kitap okurken nasıl bir yöntem uygulamıştır?
Cevap: Atatürk, eline aldığı kitabı bitirmeden bırakmazdı. Kitabın önemli yerlerini işaretler, notlar alır ve kitabı derinlemesine inceleyerek üzerinde düşünürdü. Kitap okurken dikkatini tamamen kitaba verirdi.
3. ETKİNLİK
Soru: Afet İnan’ın “O’nun dikkatle okuduğunu siz okuyacak olsanız işaretlemiş olduğu şekilleri bilmiş olsanız, kitabın bütün ilginç yönlerinin belirtildiği meydana çıkar.” cümlesinden yola çıkarak Atatürk’ün bir kitabı okurken kitapta nereleri işaretlediğini açıklayınız. Not tutarak ya da işaretleme yaparak okumanın kişiye neler kazandıracağını arkadaşlarınızla konuşunuz.
Cevap: Atatürk, kitap okurken önemli gördüğü yerleri işaretler, satırların altını çizer ve sayfa kenarlarına notlar alırdı. Bu sayede kitabın can alıcı noktalarını belirler ve ileride bu işaretlemeler sayesinde önemli bilgilere kolayca ulaşırdı. Not almak, kişinin okuduklarını daha iyi kavramasını ve hatırlamasını sağlar.
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 60 Cevabı
4. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki metinlerden hareketle soruları cevaplayınız.
Birkaç gün sonra, evimize yanaşan at arabalarına eşyalarımızı yükledik. Ruslar görmesin diye geceleri yaptık bunu. Annem, bir iki tahta bavula yolda lazım olacak şeyleri koydu. Ben de defterimle kalemimi yerleştirdim. Bu defter benim için çok değerliydi. Çüçün kuşlarının resmini çizmiştim çünkü.
Hilal eve dönerken sürekli Melek Hanım’ı düşünmüştü. Acaba kimdi, nasıl biriydi? Çanakkale Zaferi’nde neler yapmıştı da adı bugünlere kadar ulaşmıştı? Ne güzel bir ismi vardı! Kafasında onlarca soruyla eve geldi. Sorulara öyle çok dalmıştı ki sabah evden çıkarken annesinin bahsettiği sürprizi bile unutmuştu.
Soru: Hangi yazarın metninde fiiller birinci tekil ve birinci çoğul şahıs eki almıştır? Bu metinde anlatım, kaçıncı kişi ağzından yapılmıştır?
Cevap: Yusuf Dursun’un metninde fiiller birinci tekil ve birinci çoğul şahıs eki almıştır. Bu metinde anlatım birinci kişi ağzından yapılmıştır.
Soru: Hangi yazarın metninde fiiller üçüncü tekil şahıs eki almıştır? Bu metinde anlatım, kaçıncı kişi ağzından yapılmıştır?
Cevap: Fatma Aydar’ın metninde fiiller üçüncü tekil şahısla çekimlenmiştir. Bu metinde anlatım üçüncü kişi ağzından yapılmıştır.
Soru: Bu metinlerde “açıklayıcı, öyküleyici, betimleyici, tartışmacı” anlatım biçimlerinden hangisi kullanılmıştır? Gerekçesiyle açıklayınız.
Cevap: İki metinde de öyküleyici anlatım kullanılmıştır. Olaylar bir düzen içinde anlatılmış ve okuyucuya bir olay örgüsü sunulmuştur.
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 61 Cevabı
5. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki dörtlüklerde hangi söz sanatlarının kullanıldığını bularak gerekçesiyle birlikte yazınız.
Mehmet Akif ERSOY - Cenk Şarkısı
- Söz Sanatı: Abartma (Mübalağa)
- Gerekçesi: "Yerleri yırtan sel olup taşmalı, Dağ demeyip taş demeyip aşmalı," dizelerinde selin yeri yırtması, coşkunluğun dağ ve taşı aşması gibi ifadeler abartma sanatını içerir. Gerçek anlamda mümkün olmayan bu durumlar, coşkunluk ve mücadele azmini vurgulamak amacıyla abartılmıştır.
Mehmet Emin YURDAKUL - Cenge Giderken
- Söz Sanatı: Teşhis (Kişileştirme)
- Gerekçesi: "Ak gömlekle gözyaşımı silerim," ve "Kara taşla bağçağımı bilirim," dizelerinde gözyaşı silme ve kara taşın bağ olması insana ait özelliklerin doğaya verilmesiyle kişileştirilmiştir. Bu teşhis, duygusal etkiyi artırmak için kullanılmıştır.
Cahit KÜLEBİ - Küçük Çeşme
- Söz Sanatı: İntak (Konuşturma)
- Gerekçesi: "Yıldızların aydınlığında, boyuna akar dururum." dizesinde küçük çeşme sanki insan gibi konuşmakta ve hareket etmektedir. Bu durum, intak sanatının bir örneğidir.
Selami ŞİMŞEK - Karlar da Uyur
- Söz Sanatı: Kişileştirme (Teşhis)
- Gerekçesi: "Karlar da uyur, uzanıp yeryüzüne." dizelerinde karlar insana özgü bir özellik olan uyuma ile kişileştirilmiştir. Bu da teşhis sanatının kullanıldığını gösterir.
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 62 Cevabı
6. ETKİNLİK
Soru: Tabloda yer alan fiilleri, belirtilen kip ve kişi ile örnekteki gibi çekimleyip yazınız.
- Dökmek (şimdiki zaman kipi, 2. tekil kişi) → Döküyorsun (Bu örnek zaten verilmiş.)
- Kullanmak (duyulan geçmiş zaman kipi, 3. çoğul kişi) → Kullanmışlar
- Hayale kapılmak (görülen geçmiş zaman kipi, 1. tekil kişi) → Hayale kapıldım
- Sevinmek (gelecek zaman kipi, 3. tekil kişi) → Sevinecek
- Çağırmak (geniş zaman kipi, 1. çoğul kişi) → Çağırırız
- Kaçırmak (gereklilik kipi, 2. çoğul kişi) → Kaçırmalısınız
- Düşünmek (emir kipi, 2. çoğul kişi) → Düşünün
- Tadını çıkarmak (şart kipi, 2. çoğul kişi) → Tadını çıkarırsanız
- Şaşırmak (istek kipi, 1. çoğul kişi) → Şaşırmak isteriz
- Bulmak (görülen geçmiş zaman kipi, 2. tekil kişi) → Buldun
- Götürmek (geniş zaman kipinin olumsuzu, 3. çoğul kişi) → Götürmezler
- Taşımak (emir kipi, 2. tekil kişi) → Taşı
GELECEK DERSE HAZIRLIK
Soru: Mustafa Kemal Atatürk’ün “Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.” ifadesinden yola çıkarak Atatürk’ün çocuklara yüklediği mana ve değeri arkadaşlarınızla konuşunuz.
Mustafa Kemal Atatürk, "Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir." sözüyle çocukların milletin en büyük umudu olduğunu ifade eder. Çocukları iyi yetiştirmek, gelecekte ülkenin bağımsızlığı ve kalkınması için hayati önem taşır. Atatürk'e göre, eğitim ve öğretim, çocukları bilinçli ve özgüvenli bireyler haline getirir, bu da ülkenin en büyük güvencesidir. Atatürk, çocukları Cumhuriyet'in teminatı olarak görmüş ve eğitimlerine büyük önem vermiştir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.