12. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Sayfa 56-57-58-59-60-61 Cevapları Melis Yayınları
Hazırlık Cevapları
1. Bu parçadan yola çıkarak Nezihe Meriç’in öyküye olan bakış açısını belirleyiniz.
Nezihe Meriç’e göre, öykü, insanın belirli bir ruh hali, bir olay karşısındaki durumu veya kısa bir an içinde gösterdiği duygusal ya da fiziksel tepkinin ustaca anlatılmasıdır. Olayların geniş bir şekilde ele alındığı anlatılardan ziyade, insanın duygu dünyasını ve anlık tepkilerini ön plana çıkaran bir öykü anlayışına sahiptir. Meriç, öykülerinde toplumsal bozukluklar ve özellikle kadınların yaşadığı sorunlara odaklanır ve bu sorunları bireyin kısa ama derin bir şekilde yansıtılan ruh hali üzerinden anlatmayı tercih eder.
Metni Anlama ve Çözümleme
Soru: 1) “Duva” kelimesinin doğru yazılışını öğreniniz. “Ar etmek” ve “kafayı bozmak” deyimlerinin anlamını metnin bağlamından hareketle tahmin etmeye çalışınız. Tahmininizi TDK Türkçe Sözlük’ten ve çeşitli kaynaklardan yararlanarak kontrol ediniz.
Cevap: Duva kelimesinin doğru yazılışı: Dua
Ar etmek tahminim: utanmak Ar etmek TDK karşılığı: utanmak.
Kafayı bozmak tahminim: moralini bozmak, keyfini kaçırmak Kafayı bozmak TDK karşılığı: Ruhsal sorunlar nedeniyle eskisi gibi sağlıklı düşünememek, dengesiz davranmak.
Soru: 2) Okuduğunuz hikâyedeki şahıs kadrosunun özelliklerini fiziksel ve ruhsal yönden belirleyiniz. Metinden bu kişilerin birbirleriyle olan ilişkilerini örnekleyen cümleler bulup gösteriniz.
Cevap: Ahmet Usta, boyu kısa, gür bıyıklı ve kalın sesli bir adamdır. Ruhsal olarak ise konuşkan, ailesine düşkün, çalışkan ve şen bir kişiliğe sahiptir. Karısı ise sessiz, soluk tenli, sıska ve sarı saçlıdır. Çekingen mavi gözleri olan bu kadın, ruhsal olarak sabırlı ve fedakârdır. Ailesi için her şeyi yapmaya hazırdır. Ahmet Usta’nın iki kızı da güzel, babalarına hayranlıkla bakan sevgi dolu çocuklardır.
Örnek Cümleler: “Bu pis mahallede yazık oluyor onun sarı saçlarına biliyorum. Kurtaracağım onu buradan.” (Ahmet Usta’nın karısına olan sevgisi)
“Ben çocuklarıma düşkünüm. Önce ailemi düşünürüm.” (Çocuklarına olan düşkünlüğü)
“Aman be Amet’im dedi bana, daha atmadım adımımı kapıdan.” (Karısının Ahmet Usta’ya sevgisi)
Soru: 3) Okuduğunuz hikâyenin tema ve konusunu belirleyip aşağıdaki ilgili alana yazınız. Bu temanın, hikâyenin yazıldığı dönemin zihniyeti ve sosyal hayatıyla olan ilişkisini ortaya koyan cümleleri belirleyiniz.
Cevap: Tema: Yoksulluk ve aile bağları.
Konu: Ahmet Usta’nın ailesine olan sevgisi, çalışkanlığı, yoksullukla mücadelesi ve daha iyi bir hayat arayışı.
Dönemin zihniyeti ve sosyal hayatıyla ilişkili cümleler:
- “Evimiz, kentin fakir mahallelerini saran binlerce, milyonlarca evden biri.”
- “Bu pis mahallede yazık oluyor onun sarı saçlarına biliyorum. Kurtaracağım onu buradan.”
- “Sanayi çarşısı batsın benim dükkân batmaz. Neden batmaz, çünkü helal maldır.”
Soru: 4) Anlatmaya bağlı metinlerden olan hikâyelerde gerçek hayattan alınan unsurlarla insana özgü bir gerçeklik, kurgulanarak verilir. Bu hikâyede kurgulanan bir olay var mıdır? Açıklayınız.
Cevap: Evet, bu hikâyede kurgulanan bir olay vardır. Ahmet Usta’nın ailesiyle yoksul bir mahallede yaşaması, bu zorluklara rağmen ailesine olan sevgisi ve onları daha iyi bir hayata kavuşturma isteği kurgulanmış bir olaydır.
Soru: 5) Hikâyedeki çatışma veya karşılaşmaları belirleyiniz. Bu çatışma veya karşılaşmaların temanın oluşumundaki etkisini değerlendiriniz.
Cevap: Hikâyedeki temel çatışma, Ahmet Usta’nın yoksullukla mücadelesi ve ailesini bu zor koşullardan kurtarma isteği ile fakir yaşam şartları arasındaki çatışmadır. Ayrıca çevresindeki yoksul insanlar ve iş hayatındaki zorluklar da bu çatışmayı güçlendirir. Bu çatışmalar, hikâyenin temasını yani yoksulluk ve aile bağlarının önemini vurgular.
Soru: 6) Hikâyede çocukların konuşmaları, konuşma özellikleri korunarak verilmiştir. Bunun nedeni ne olabilir? Açıklayınız.
Cevap: Çocukların doğal ve içten konuşma tarzları korunarak verilmiştir. Bu, hikâyeyi daha gerçekçi ve inandırıcı kılmak amacıyla yapılmış olabilir.
Soru: 7) “Marangozdur Adı Ahmet Ustadır” adlı hikâyenin geçtiği mekânın özelliklerini inceleyiniz. Bu mekânın tema ile ilişkisini belirleyiniz.
Cevap: Mekân, fakir bir gecekondu semtidir. Bu fakir yaşam koşulları, hikâyedeki yoksulluk temasını pekiştirir ve hikâyenin inandırıcılığını artırır.
Soru: 8) Leitmotif, edebiyatta bazı ifadelerin kalıp olarak yinelenmesidir. “Marangozdur Adı Ahmet Ustadır” hikâyesinde Çekerim Sümer’in çiçekli perdesini her bir fakirliğin üzerine cümlesi leitmotif olarak değerlendirilebilir mi? Tartışınız.
Cevap: Evet, değerlendirilebilir. Bu ifade hikâyede birkaç kez tekrarlanarak, Ahmet Usta’nın yoksullukla başa çıkma biçimini ve zihnindeki kaçışı hissettirir.
Soru: 9) Okuduğunuz hikâyenin toplumsal gerçekçi bir hikâye olduğu söylenebilir mi? Düşüncelerinizi ifade ediniz.
Cevap: Evet, söylenebilir. Toplumun yoksulluk sorunları anlatıldığı için toplumsal gerçekçi bir metindir.
Soru: a) Hikâyedeki anlatıcının özelliklerini belirleyiniz.
Cevap: Hikâyedeki anlatıcı, birinci tekil kişi yani kahraman bakış açısına sahiptir.
Soru: b) Hikâyede bu anlatıcının bakış açısının kullanılmasının nedenleri neler olabilir? Değerlendiriniz.
Cevap: Kahraman bakış açısı, okuyucunun anlatıcıya daha yakın hissetmesini sağlar. Duygular daha etkili bir şekilde aktarılır ve hikâyenin samimiyeti artar.
Soru: 11) Hikâyedeki açık ve örtük iletileri belirleyip ifade ediniz.
- Açık İleti: Aile sevgisi ve dayanışma, zorluklarla başa çıkmada en önemli güçtür.
- Örtük İleti: Yoksulluk, insanların hayallerini sınırlandırabilir; ancak umut ve sevgi, bu sınırları aşmada önemli bir rol oynar.
Soru: 12) Hikâyede aile, hayvan ve tabiat sevgisinin anlatıldığı cümlelere örnekler bulup gösteriniz.
- Aile Sevgisi: “Ben çocuklarıma düşkünüm. Önce ailemi düşünürüm.”
- Hayvan Sevgisi: “Mırnak? O da! Eyvallah! Beslerim. Ciğerini eksik etmedim daha.”
- Tabiat Sevgisi: “Papatyalar açınca, diyorum, üstümüzde gök, gök mavisi, önümüzde deniz, deniz mavisi…”
Soru: 13) Hikâyede Ahmet Usta, Ramiz Usta’nın oğlunun ailesine yardım ettiği hâlde neden utanmaktadır? Açıklayınız.
Cevap: Çünkü yardım ederken adını vermek zorunda kalmıştır. Yardım edenin bilinmesi, gurur meselesi olduğu için Ahmet Usta yardım ettiğinin anlaşılmasından utanmaktadır.
DİL BİLGİSİ
Soru: 1 a) Altı çizili kelime ve kelime gruplarının anlamlarını belirleyiniz.
- Güneş açmıştı o çekingen mavi gözlerinin göğünde: O çekingen kadının mavi gözlerinde umut dolu, heyecanlı bakışlar görülüyordu.
- Hem kaç güneş: Karısının bakışlarındaki heyecanın çokluğunu anlatıyor.
- Dünya güneşinin lafı mı olur, insanın sevinci, umudu, düşleri vurduğunda gözlerinin içine: İnsan gerçekten sevinç duyduğu ve umutlandığı zaman dış dünyadaki olaylar önemsizleşir, içsel mutluluk dış dünyanın değerleriyle ölçülemez.
- Şaştım kaldım: Heyecandan ne yapacağını bilememek, şaşırmak anlamında kullanılmış.
- Arkası silme defne çam: Anlatılan yerin arkasının tamamen defne çamlarıyla kaplı olduğunu ifade eder.
Soru: 1 b) Altı çizili kelimeleri farklı anlamlara gelecek biçimde cümlelerde kullanınız.
- Şaşıp kalmak: Hırsızla burun buruna gelince şaşıp kalmıştı kadın.
- Silme: Bardağı silme ayran doldurdu.
Soru: 1 c) “Marangozdur Adı Ahmet Ustadır” adlı hikâye aslına uygun olarak alınmıştır. Bu parçadaki imla ve noktalama yanlışlarını belirleyiniz.
- “Gidip Pazartesi pazarının oradan alacağım” cümlesinde Pazartesi kelimesi küçük harfle başlar.
- “Dışarda bizim fakir Hüsambey sokağı…” cümlesinde sokağı kelimesi büyük harfle başlamalıdır.
- “Hep iğnenin ucuyla, düzgün, güzel büzgüler büzer o.” cümlesinde ucunda kelimesinden sonra virgül kullanılmamalı.
- “Üzülmez olur muyum abi.” cümlesi soru işareti ile bitmeli.
Soru: 2 a) Bu parçadaki deyimleri bulup anlamlarını söyleyiniz.
- Başka türlü çekilmez: Ancak böyle katlanılabilir, farklı bir çözüm yolu yok.
- İşlerin karışması: Sorunların büyümesi ve çözülmesi zor bir hal alması.
Soru: 2 b) Bu parçadaki imla ve noktalama yanlışlarını belirleyiniz.
- “Eh, ben şen adamımdır abi.” cümlesi ünlem işareti ile bitmeli.
- “Üzülmez olur muyum abi.” cümlesi soru işareti ile bitmeli.
- “Çok karıştı abi…” cümlesi üç nokta ile bitmez, nokta kullanılmalıdır.
Soru: 2 c) “N’apacaksın” kelimesinde kesme işaretinin hangi amaçla kullanıldığını belirleyiniz.
Cevap: Bu kelime, “ne yapacaksın” ifadesinin yöresel ağızla kısaltılmış hali olduğu için kesme işaretiyle kullanılmıştır.
SIRA SİZDE
(…)
Bir mutfak penceresi aralığa bakan. Fena oluyor insanın içi bu aralıklara bakarken. İs, kurum; yağmurların yol yol akıttığı. İyi ki şu karşı komşu var. Pencerelerin önünü, ikide bir, sıcak sabunla suyla, dumanı tüte tüte siliyor. Sünger kara kara köpürüyor çoğu kez. Çiçek koyuyor bazan, bir saksı. Bazan da, çocukların eski giysilerinden yaptığı elbezilerini asıyor. Beyaz üzerine kırmızı benekli de, lacivertlisi pembe yollu. Eh, iyi gene. Beşinci kat hiç olmazsa. Ya en alt katta olunsa! Loş. Herkesin attığı çerçöp pencerelerin önünde.
Nezihe MERİÇ, Toplu Öyküler II
Soru: 1) “Dedi Ölüm Aklımda” adlı hikâyeden alınan bu parça ile “Marangozdur Adı Ahmet Ustadır” adlı hikâyeyi dil ve anlatım yönünden karşılaştırıp belirlediğiniz benzerlik ve farklılıkları ifade ediniz.
Benzerlikler:
- Her iki hikâye de günlük yaşamdan sahneler sunar ve her iki metin de sade, samimi ve doğal bir dille yazılmıştır.
- Her iki hikâyede de yoksulluk, çaresizlik ve hayatın zorlukları ön plandadır.
Farklılıklar:
- “Marangozdur Adı Ahmet Ustadır” hikâyesinde, anlatıcı daha neşeli, konuşkan ve hayatın zorluklarına rağmen pozitif bir bakış açısına sahiptir. Ahmet Usta'nın hayatı, aile sevgisi ve çalışkanlığı ön plana çıkar.
- “Dedi Ölüm Aklımda” ise daha hüzünlü, sakin ve içe dönük bir atmosfer sunar. Bu hikâyede insanın iç dünyası ve yalnızlığı daha baskındır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.