Nasrettin Hoca Fıkraları ve Kısa Sözleriyle Gülmeye ve Düşünmeye Hazır Olun!

Nasrettin Hoca Fıkraları ve Kısa Sözleriyle Gülmeye ve Düşünmeye Hazır Olun!
Nasrettin Hoca'nın komik ve düşündürücü fıkraları ile kısa sözlerini keşfedin. Nasrettin Hoca, Türk halk kültüründe eğlenceli ve neşeli bir kişilik olarak bilinir. Onun fıkraları, hem komik hem de düşündürücüdür. İşte birkaç tanesi:

Nasrettin Hoca Fıkraları: Hem Komik, Hem Düşündürücü Birbirinden Güzel Kısa Nasrettin Hoca Sözleri

Nasrettin Hoca, Türk kültürünün en tanınmış ve sevilen mizah ustalarından biridir. Onun fıkraları, hem güldüren hem de düşündüren yapısıyla nesilden nesile aktarılmıştır. İşte Nasrettin Hoca'nın en güzel ve kısa fıkralarından bazıları:

  1. Parayı Veren Düdüğü Çalar: Bir gün Nasrettin Hoca, pazarda düdük satan bir adamın önünde durur ve düdüklerin fiyatını sorar. Adam, "Parayı veren düdüğü çalar!" der. Hoca, bu sözü hayatın birçok alanına uyarlayarak meşhur eder.
  2. Kazanın Doğurduğuna İnanırsan: Hoca, komşusundan kazan ödünç alır ve geri verirken içine küçük bir kazan koyar. Komşusu şaşırarak sorar: "Bu ne?" Hoca gülerek cevap verir: "Kazan doğurdu." Bir süre sonra tekrar kazanı ödünç alan Hoca, bu sefer geri getirmez. Komşusu sorduğunda ise "Kazan öldü" der. "Doğurduğuna inandın, öldüğüne de inanmalısın."
  3. Eşeğe Ters Binen Hoca: Nasrettin Hoca, bir gün eşeğine ters biner. İnsanlar merakla neden böyle bindiğini sorunca, "Beni herkes tanır, eşeği de tanır. Böylece kimse eşeği yanlış yere götürüyor sanmaz." der.
  4. Ye Kürküm Ye: Hoca, bir gün fakir kıyafetlerle bir ziyafete katılır ve ilgisiz kalır. Daha sonra yeni bir kürk giyip aynı ziyafete gider, herkes ona saygı gösterir. Hoca, kürküne bakarak "Ye kürküm ye!" der.
  5. Göle Maya Çalmak: Hoca, elinde bir kap yoğurtla gölün kenarına gelir ve yoğurdu göle döker. İnsanlar, "Hoca, gölden yoğurt mu olur?" deyince, "Ya tutarsa!" der.

Nasrettin Hoca'nın bu tür fıkraları ve sözleri, insanları güldürmekle kalmaz, aynı zamanda hayatın derin anlamlarını düşündürür. Hem mizah hem de bilgelik dolu bu hikayeler, yüzyıllardır tazeliğini koruyarak anlatılmaya devam ediyor.

Nasrettin Hoca fıkraları ve sözleri, sadece komik hikayelerden ibaret değildir. Bu fıkralar ve sözler, bize hayat hakkında önemli dersler verir, bilgelik ve ahlak öğütleri sunar. Nasrettin Hoca'yı okuyarak ve dinleyerek hem eğlenebilir hem de düşünebiliriz.

Nasreddin Hoca Fıkrası 1: Parayı Veren Düdüğü Çalar Fıkrası:

  • Çocuklar, pazara gelen Nasrettin Hoca’nın etrafını sarmış. Bir çocuk, “Hoca, bana düdük al!” demiş. Diğerleri de sırayla düdük istemiş.
  • İçlerinden sadece biri Nasrettin Hoca’ya düdük parası vermiş. Hoca, parayı alıp pazara gitmiş.
  • Akşam pazardan dönünce çocuklar etrafını sarmış. Her biri düdüğünü istemiş.
  • Cebinden bir düdük çıkaran Hoca, parayı veren çocuğa vermiş ve şöyle demiş: "Parayı veren düdüğü çalar."

Nasreddin Hoca Fıkrası 2: Ya Tutarsa!

Nasreddin Hoca bir gün gölün kıyısına gider. Elinde koca bir kaşık yoğurdu da yanına almış.

Nasreddin Hoca, kaşığındaki yoğurdu göle sokmuş ve yoğurdu göle boşaltmış.
O sırada köylülerden biri onu görmüş ve şaşkınlıkla:

– Hoca ne yapıyorsun, diye sormuş.
Hoca gülümseyerek:
– Gölü mayalıyorum, ne yapayım, demiş.

Adam, Hoca’ya bakmış ve kahkaha atarak:

– Ne diyorsun be Hoca, çıldırmış olmalısın. Koskoca göl hiç maya tutar mı?, demiş.

Hoca gülümsemesini hiç bozmadan:

– Peki ama ya tutarsa, demiş.

Nasreddin Hoca Fıkrası 3: Bugün Ayın Kaçı

Nasreddin Hoca bir gün bir işi için Konya’ya gitmiş. Yolda giderken bir adam Hoca’yı durdurmuş:

– Pardon Amca, bugün ayın kaçı biliyor musun?, demiş.

Hoca:

– Ne bileyim yahu! Ben buraların yabancısıyım, demiş.

Nasreddin Hoca Fıkrası 4: Hamam Bahşişi

Nasreddin Hoca bir gün hamama gitmiş. Ancak içeri girdiğinde kimse onunla ilgilenmemiş, havlu vermemiş, kese yapmamış ve çıkarken “iyi günler” dememiş. Buna rağmen Hoca ona uzatılan bahşiş kutusuna yüklüce bir bahşiş bırakmış.

Bir sonraki hafta tekrar hamama giden Hoca, içeri girer girmez herkes başına toplanmış, ikramlar, havlular ve oldukça fazla ilgiyle karşılanmış. Çıkarken de ona uzatılan bahşiş kutusuna hiç bahşiş bırakmamış.

Hamamcı şaşkın bir şekilde:

– Hoca bu ilgi bu alakaya bu kadar mı bahşiş bırakılır, demiş.

Nasreddin Hoca hemen gülerek:

– Bu geçen haftanın bahşişiydi. Bu haftanın bahşişini zaten geçen hafta vermiştim, diyerek güzel bir cevap vermiş.

Nasreddin Hoca Fıkrası 5: Ben Sözümden Dönmem

Bir gün Hoca ile komşusu bahçede oturuyor ve sohbet ediyorlarmış.

Komşusu Hoca’ya sormuş:

– Hoca’m, sen kaç yaşındasın?

Nasreddin Hoca derin derin düşünmüş ve ak sakallarını sıvazlayarak:
– Kırk yaşındayım.

Komşusu şaşkın bir şekilde hemen itiraz etmiş:
– Nasıl olur bu Hoca Efendi, 10 yıl önce de sorduğumda aynı cevabı vermiştin, demiş.

Hoca sakince gülümsemiş ve:

– Komşu Efendi ben sözümün eriyim. Sözümden dönmek bana yakışmaz. On yıl sonra da sorsan aynı cevabı vereceğim, demiş.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.